Rıza Tevfik Bölükbaşı (1869-1949) 1869’da Edirne’de doğdu. 1887’de İstanbul’da Mülkiye Mektebine kaydoldu. Edebiyata meraklıydı. Mülkî Tıbbiye’nin sınavlarını kazandı. Burada da çeşitli olaylara karıştığı için hapse atıldı. Daha sonra Tıbbiye’ye kabul edildi. Otuz yaşında okulu bitirdi, doktorluğa başladı. İstanbul Gümrüğünde Ecza-yı Tibbiye’ye müfettiş tayin edildi. 1907 yılında gizli faaliyet gösteren İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne girdi. Daha sonra Edirne milletvekili oldu. Darülfünûn’da felsefe dersleri verdi. Sevr Anlaşmasını imzalayan heyette bulundu. Millî Mücadele’ye karşı oluşu tepkilere yol açınca İstanbul Üniversitesi’ndeki profesörlük görevinden istifa etti. 1922’de Türkiye’yi terk etmek zorunda bırakıldı, afla yurda döndü. 1949’da yaşamını yitirdi. Edebî Kişiliği: Edebiyat, şiir, felsefe, Türk folklor ve sanatı ile yakından ilgilendi. Felsefeye olan ilgisinden dolayı “feylesof” unvanını aldı. Şair, önceleri Servet-i Fünûn geleneğiyle şiirler yazdı, sonraları şiiri kendi ulusal kaynaklarımızdan yaratmayı düşünerek halk edebiyatımızdan yararlandı. Şiirlerinde heceyi başarılı bir şekilde kullandı. Rıza Tevfik şiire 15 yaşında Gelibolu’da iken başladı. İstanbul’daki edebî hareketlerden habersizdi. Orada bulunan saz ve tekke şairlerinin etkisinde kaldı. Kendisi de Bektaşi tekkesine bağlıydı, İstanbul’a geldikten sonra Abdülhak Hamit’in etkisinde kaldıysa da bu sürekli olmadı. Saz ve tekke şairlerinin etkisi ise hep devam etti. Bu tarzın nazım şekli, vezin, üslup gibi özelliklerini şiirlerinde kullandı. Zamanının “hece – aruz”, “Türkçe – Osmanlıca” tartışmalarında hece ve Türkçe tarafını tuttu ancak aruzu da kullandı. Rıza Tevfik; şiir, anı, eleştiri, edebî inceleme, felsefi nesir, çeviri türlerinde kalem oynatmıştır. Şiirlerinde didaktik olmaktan kaçınmış; aşk, anı, vatan hasreti, tabiat güzellikleri, gurbet temalarını işlemiştir. Samimiyet onun şiirlerindeki en önemli özelliktir. Yazılarında günlük konuşma dili ve üslubunu benimsemiştir. Eserleri: Şiir: Serab-ı Ömrüm Çeviri şiir: Ömer Hayyam ve Rubaileri Düzyazı: Felsefe Dersleri, Mufassal Kaamus-ı Felsefe, Abdülhak Hamit ve Mülahazat-ı Felsefiyyesi