Edebiyatın Bilimle ve Güzel Sanatlarla İlişkisi Edebiyatın temel öğesi olan dil, diğer bilim dallarının da anlatım aracıdır. Bundan dolayı felsefe, psikoloji, sosyoloji, hatta tarih, coğrafya, ekonomi vb. diğer bilim dallarıyla yakından ilişkisi vardır. Araştırmacılar da edebiyat araştırmalarında yazarın biyografisini yazarken tarih biliminden, yaşadığı ortamı yazarken sosyoloji biliminden, yazarın içinde bulunduğu ruhsal durumu anlatırken ise psikolojiden faydalanırlar. Yazarı etkileyen toplumsal, siyasal ve felsefî görüşleri de diğer sosyal bilimlerin yardımıyla ortaya koyarlar. Edebiyat-Sosyoloji İlişkisi Sosyoloji toplum bilimidir. Toplumda meydana gelen olaylar edebi eserlere yansır. Sosyologlar da bu eserlerden yola çıkarak toplumsal olgulara ulaşabilirler. Tam tersi de olabilir. Edebiyat-Tarih İlişkisi Tarihçiler edebi eserlere bakarak, eserin yazıldığı dönem hakkında bilgi edinebilirler. O dönemdeki yaşam koşullarını bulabilirler. Edebiyat-Psikoloji İlişkisi Edebiyatçıların yazmış olduğu eserlerden psikologlar veya psikiyatrlar psikanaliz yapabilirler. Edebiyat Coğrafya İlişkisi Özellikle yazılan gezi yazılarından coğrafyacılar, o eserdeki yerin coğrafi özelliklerini bulabilirler. Güzel Sanatlar İçinde Edebiyatın Yeri Güzel sanatları diğer eserlerden ayıran en önemli özellik insanda coşku ve estetik haz uyandırmasıdır. Güzel sanatlar için yapılan en iyi sınıflama bu sanatların kullandıkları malzemelere göre yapılan sınıflandırmadır. Bu malzemeler fonetik ve plastik olarak ikiye ayrılır. Sesle yapılan sanatlara fonetik sanatlar, görüntüyle yapılan sanatlara ise plastik sanatlar denir. Güzel sanatların genelinde plastik malzeme kullanılırken edebiyat ve müzik ise sese dayalı bir sanattır. Edebiyatın malzemesi kelimelerdir ve edebiyat dille gerçekleştirilen bir güzel sanatlar etkinliğidir. Edebiyatın asıl amacı güzel sanatların en önemli öğesi olan estetik zevk duygusunu dil aracılığıyla gerçekleştirmektir. Edebiyatta fayda sağlamak amaç olarak her zaman ikinci plandadır.
Pardon galiba yanlış anladınız :) Size çok açık şekilde söylemişler… “Edebiyatın temel öğesi olan dil, diğer bilim dallarının da anlatım aracıdır. Bundan dolayı felsefe, psikoloji, sosyoloji, hatta tarih, coğrafya, ekonomi vb. diğer bilim dallarıyla yakından ilişkisi vardır.” diye. Hatta daha da açıklayıcı olayım: “Edebiyat-Sosyoloji İlişkisi, Edebiyat-Tarih İlişkisi… vb.” diye başlıklarla açıklama yapmışlar. Siz neyi anlayamadınız bilmiyorum. Neyse açıklamak istedim kabalığım için kusura bakmayın ;) Yani bence bunu biri açıklamalıydı o yüzden alınma olur mu :D?