Tunç Kafiye Uyağı oluşturan sözcüklerden birinin, diğer sözcüğün içinde tam olarak yer almasıyla oluşan uyak türüne “tunç uyak” denir. Tunç kafiyede sözcüklerden biri bağımsız bir sözcük, diğeri ise bunun son hecelerinden meydana gelmiş gibi aynı anlamlı bir sözcüktür. Tunç uyakta iki veya daha fazla ses benzerliği söz konusudur. Yokuşlar kaybolur çıkarız düze Kavuşuruz sonu gelmez gündüze Necip Fazıl Kısakürek’e ait olan bu beytin ilk dizesindeki “düz” sözcüğü, ikinci dizenin sonundaki “gündüz” sözcüğünün içinde aynı seslerle yer aldığından bu dizeler tunç kafiyelidir, “-e” ekleri rediftir. Bursa’da eski bir cami avlusu Mermer şadırvanda şakırdayan su Ahmet Hamdi Tanpınar’a ait olan bu beytin ikinci dizesindeki “su” sözcüğü, ilk dizenin sonundaki “avlusu” sözcüğünün içinde aynı seslerle yer aldığından bu dizeler tunç kafiyelidir.
Hayır ikinci mısradaki “şu” sözcüğü başlı başına bir anlama sahip olduğu için “şu” sözcüğü tam değil tunç uyak kabul edilir.
“su” sözcüğünde tunç uyak olmaz. Tunç uyak zengin uyağın bir çeşididir. O yüzden en az 3 tane ses benzerliği olması gerekiyor. “su” sözcüğü tam uyaktır.Yanıtla
Olur çünkü bir kelime örnek vereyim; ;okunur bizim ezanın (sesi) :neredeyse duyulur kağnı (sesi)= Tunç kafiye
Verilen bilgi hatalı. Ahmet Hamdi Tanpınar’dan alınan beyitte tunç kafiye yoktur. Tunç kafiyede en az 3 harflik ses benzeşmesinden ibaret zengin uyak olması zorunludur. Örnekte ise iki harflik ses benzeşmesi mevcuttur ve tam kafiyedir.Yanıtla
Hata hala düzeltilmemiş “avlusu” ve “su” kelimelerinde tunç uyak yoktur; tunç uyak bir zengin uyak çeşididir. Verilen bilgi düzeltilirse daha faydalı olur.Yanıtla