Edebiyat Öğretmeni

Cümlede Anlam Test-14

1. Dilini iyi kavramış, kültürel düzeyde işleyip çağdaşlaştırmış toplumlar, düşüncelerini de geliştirebilirler.

Aşağıdakilerden hangisi bu cümleyi anlamca karşılar?

A) Bir toplumda dilin gelişimi, o toplumun yeni düşünceler üretebilmesine bağlıdır.

B) Yeni düşünceler üretebilen toplumlar kendi dillerine gereken özeni gösterip onu geliştirenlerdir.

C) Toplumların gelişiminde, düşünceler kadar o toplumun dili de önemlidir.

D) Bir dilde başarılı edebi yapıtlar verilmedikçe o dilin gelişmesi olanaksızdır.

E) Dilin oluşumu düşünceye bağlıdır, düşünce de dilin olanakları ile gelişir.

 

2. (I) Adana’yı seven Mersin’den, Mersin’i seven de Adana’dan hoşlanmaz. (II) Akkahve’de bir çay içmek iyidir, ama çabuk sıkılırım Mersin’den. (III) Adana sokaklarında kendi kendime dolaşmak bile hoşuma gider. (IV) Çok severim Adana’yı; Ankara’yı bile onun kadar sevmem. (V) Adana’yı arkadaşlar, gönüldeşler yüzünden severim. (VI) Öyle sanıyorum ki Adana’ya karşı olan bu sevgimde gençliğimin bir iki yılını burada geçirmiş olmam da oldukça etkili.

Yazar, Adana’yı çok sevmesinin nedenini numaralanmış cümlelerin hangilerinde açıklamıştır?

A) II. ve V.   B) III. ve IV.   C) IV. ve V.   D) III. ve VI.   E) V. ve VI.

 

3. Oscar Wilde: “Heykeltıraş mermerde düşünür.” der.

Yukarıdaki söz aşağıdaki düşüncelerden hangisine belirginlik kazandırmaktadır?

A) Sanat eserinde biçimle içerik dengesi iyi ayarlanmalıdır.

B) Sanatçı, düşüncelerini malzeme üzerinde gerçekleştirir.

C) Bir eserde biçime değer katan, içeriktir.

D) Sanatçının iç dünyasını biçimlendiren eserleridir.

E) Heykeltıraşın düşünmek için mermere ihtiyacı vardır.

 

4. “Aşk-ı Memnu” gibi “Kırık Hayatlar” gibi “Göl Saatleri” ile “Piyale” de Türk edebiyatının kaybolmuş eserleridir.

Altı çizili bölümle belirtilmek istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A) Yalnız bir kez basılabilme

B) Toplum yaşamından kopuk olma

C) Dilinin çok ağır ve süslü olma

D) Unutulup ilgi görmeme

E) Ulusal özellikler taşımama

 

5. Schiller: “İnsan bir devletin yurttaşı olduğu kadar, bir zamanın da yurttaşıdır.” dermiş.

Aşağıdakilerden hangisi Schiller’in sözü ile anlamca aynı doğrultudadır?

A) Kişi, yaşadığı ülke kadar yaşadığı çağa da bağlıdır.

B) Her ulusun kendine özgü özellikleri ve birtakım yasaları vardır.

C) Kişi, çağının sanat zevkine uyma konusunda özveride bulunabilmelidir.

D) Kişinin hangi ülkenin yurttaşı olduğu değil, hangi akımın etkisinde olduğu önemlidir.

E) Değişen devirlerle birlikte toplumların sanat zevki de değişir.

 

6. I. Birini zorla susturmaya kalkıştınız mı güçsüzlüğünüzü kendinize güvenmediğini ortaya koymuş olursunuz.

II. Çevresindekilerle tartışabilen insanın özgüveni var demektir.

III. Karşımızdakinin konuşmasına karşı çıkmak, kendimize ve ileri sürdüğümüz fikirlere inanmadığımızı gösterir.

IV. Gerçekleri bildiği halde çevresindekilere uyup konuşmayan kişi, onların yanlışlarına ortak olmuş demektir.

Numaralanmış cümlelerden hangi ikisi anlamca birbirine en yakındır?

A) I. ve II.   B) I. ve III.   C) II. ve III.   D) I. ve IV.   E) II. ve IV.

 

7. Dört beş kişi bir araya geldi mi, bakıyorsunuz, hemen birbirini övmeye kalkıyorlar… Tabii ki övülmek istedikleri için, övülmeyi diledikleri için.

Bu sözlerle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A) Çevresine saygı duyan kişi davranışlarında da saygılı olur.

B) Övgüyü hak eden davranış mutlaka övülmelidir.

C) Alkış bekleyen, ıslıklanmaya da razı olur.

D) İnsanlar, övülme beklentisiyle başkalarını överler.

E) Her gördüğünü öven kişi övgüye layık değildir.

 

8. Ülkemizde roman, günlük basına konu olacak kadar, her gün biraz daha güncelleşiyor. —-

Bu cümle, en uygun biçimde aşağıdakilerden hangisi ile sürdürülebilir?

A) Giderek günlük olaylar romanın temel konusunu oluşturuyor.

B) Artık roman kadar diğer edebi türler de ilgi görüyor.

C) Roman üzerine tartışmalar çoğalıyor, yeni çıkan romanlar gazetelerde değerlendiriliyor.

D) Roman yazarları, kendilerini toplumsal konulardan uzak tutmayı sürdürüyorlar.

E) Okuyucu, okuduğu kitaplarda özgün nitelikler arıyor.

 

9. “Gerçek sanat eserinde, içerikle biçim tam bir uygunluk içinde bulunur.”

Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en yakındır?

A) Kalıcı sanat eseri sadece evrensel değerler işler.

B) Başarılı olmanın yolu eski biçimlere uygun konu seçmektir.

C) Sanat eserinde konu, anlatımın önüne geçmemelidir.

D) Başarılı olmak isteyen sanatçı, süs ve özentiden vazgeçmelidir.

E) Sanat eserinin başarıya ulaşması, öze uygun anlatımın seçilmesine bağlıdır.

 

10. Eğer insanlık tarihi boyunca yazılan şiirlerin çoğu, yüceliklerini bulamamışsa; bunu düş, düşünüş, duyum ve duygu arasında bir dengenin kurulamayışında aramak gerekir.

Bu sözlere göre şiirin kalıcılığı ve yüceliği aşağıdakilerden hangisine bağlıdır?

A) Sanatçının kendine özgü bir anlatımının olmasına

B) Yazıldığı dönemin sanat anlayışına uygunluğuna

C) Hayal, duygu, düşünce ve duyarlığın dengeli olmasına

D) İşlenen konuların evrensel nitelikte olmasına

E) Şairin duygu ve düşüncelerinde nesnel davranmasına

 

11. I. Eleştirmenin yazıları arasından, övdüğü ya da yerdiği yazarı değil, kendisinin fikirlerini ihtiraslarını görürüz.

II. Eleştirmen bir sanatçıyı değerlendirirken o sanatçının kendisine yakınlığına göre değil, yapıtlarına göre yargılarını ortaya koyar.

III. Eleştirilerde bir yapıtın konusu ya da büyüklüğü değil yazarın amacını ne ölçüde gerçekleştirdiği dikkate alınır.

IV. Eleştirmen, değerlendirmekle yükümlü olduğu şaheserler arasında, kendi ruhunun serüvenlerini anlatır.

Numaralanmış cümlelerden hangileri anlamca birbirine en yakındır?

A) I. ve II.   B) II. ve III.   C) I. ve IV.   D) II. ve IV.   E) III. ve IV.

 

12. Dünyaca ünlü bir roman olan “Kırmızı ve Siyah” çıktığında, V. Hugo kitabı almış, okumuş. Bir arkadaşına yazdığı mektupta eser için şu yargıya varmış: “Çok çalıştım okumaya, okuyamadım. Söyleyin bana, siz dört sayfadan sonrasını nasıl okuyabildiniz?”

Bu olaydan çıkarılabilecek sonuç aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ünlü kişiler kendilerinden başka kimseyi beğenmezler.

B) Gerçek sanat eserleri, çok dar bir okur kitlesi tarafından anlaşılır.

C) Kimi zaman, ünlü sanatçılar bile değerli bir eseri anlayamayabilirler.

D) Bir eseri değerli kılan okuyucunun ilgisidir.

E) Gerçek eserlerin değeri daha ilk sayfalarından anlaşılır.

 

13. Sanat eserinde biçimle içeriğin bir ve aynı şey olduğunu, büyük edebiyat eserlerinin, özlerini kaybetmeden başka dile çevrilemeyişlerinden anlıyoruz,

Aşağıdakilerden hangisi bu cümlenin anlamından çıkarılabilir?

A) Eserde konuya değer katan, eserin en uygun biçime kavuşmuş olmasıdır.

B) Başarılı bir yapıtta biçimle konu birbirinden ayrı düşünülemez.

C) Bir yapıtın çevirisindeki başarı, çevirmenin konuyu kavramasına bağlıdır.

D) Klasik yapıtlarda konu her zaman ön planda olmuştur.

E) Kişiliğini tanımadığı bir yazarın yapıtını çeviren kişi başarılı olamaz.

 

14. I. Anılar insan yaşamının dokusu, insan hayatının kendisidir.

II. Anılar yok sayılırsa insandan geriye bir şey kalmaz.

III. Bir daha yaşanmayacak duyguları taşıyan anıların, insan yaşamında çok önemli yeri vardır.

IV. Zaman, anıların insan hayatındaki önemini daha açık gösterir.

V. İnsan yaşamının en önemli sırları anılarında saklıdır.

Numaralanmış cümlelerden hangi ikisi anlamca birbirine en yakındır?

A) I. ve II.   B) II. ve III.   C) IV. ve V.   D) I. ve IV.   E) III. ve V.

 

CEVAP ANAHTARI

1-B   2-E  3-B  4-D  5-A  6-B  7-D  8-C  9-E  10-C  11-C  12-C  13-B  14-A

Exit mobile version