Dede Korkut Hikayeleri Ord. Prof. Fuad Köprülü, Dede Korkut Hikâyeleri için: “Bütün Türk edebiyatını terazinin bir gözüne, Dede Korkut’u öbür gözüne koysanız, yine Dede Korkut ağır basar.” der. Eserin geniş adı Oğuz Boyu’nun dili ile Dede Korkut Kitabı’dır. XV. yüzyılda yazıya geçirilen ve destan-hikâye özelliği taşıyan metinlerden oluşan Dede Korkut Hikâyeleri’nde Müslüman Oğuzların iç ve dış savaşları anlatılmıştır. Dede Korkut Kitabı’nın Dresten ve Vatikan’da olmak üzere iki nüshası vardır. Eserin içinde, her biri ayrı bir bütün oluşturan 12 tane hikâye yer almaktadır. Türkiye’de eserin bütünü 1916’dan bu yana dört kez basılmıştır. Kilisli Muallim Rıfat, Orhan Şaik Gökyay, Muharrem Ergin ve Cevdet Kudret, Dede Korkut Hikâyeleri üzerinde çalışmalar yapmışlardır. Eserin her iki nüshasının giriş bölümünde kitaba adı verilen ozan Dede Korkut’un kişiliği anlatılmış ve özdeyişleri sıralanmıştır. Hikâyeler ayrı ayrı birer bütün olmakla beraber, çoğunda aynı kahramanın bulunuşu, olayların genellikle aynı çevrede geçişi ve her hikâyenin sonunda Dede Korkut’un ortaya çıkarak anlatılan olayı sonuçlandırması nedeniyle hikâyeler birbiriyle ilgili görünmektedir. Dede Korkut Hikâyeleri’nde çoğunlukla yiğitlik havası eser. Kimi kahramanlar olağanüstü güce sahiptirler. Vücut yapıları dahi doğalın üstündedir. Kimileri ise Tanrı gücüyle kerametler gösterir, büyük işler başarırlar. Eserde, ayrıca doğaüstü varlıklara da yer verilmiştir: Kâfirlerin urganla sımsıkı bağladığı Salur Kazan, bir gerinişte bütün bağları koparır. Dirse Han oğlu Boğaç, daha on beş yaşında iken azgın bir boğayı alt edip öldürür. Düzmürt kalesinin tekürü Arşın oğlu Direk Tekür’ün altmış arşın boyu vardır. Tepegöz’ün vücuduna ok batmaz, kılıç işlemez. Karacık Çoban, altı yüz kâfire tek başına karşı koyar, bağlandığı ağacı söküp sırtına alır, yürüyüverir. Hikâyeler bu yönleriyle destan özelliği taşırlar. Kitâb-ı Dede Korkut’taki Bamsı Beyrek, Tepegöz ve Deli Dumrul hikâyeleriyle Yunan mitolojisindeki Odysseus efsanesi arasında benzerlikler vardır. Bamsı Beyrek, Bayburt hisarına tutsak düşüp de kendisinden on altı yıl haber alınamaz olunca, nişanlısı Banı Çiçek’i Yalancı oğlu Yalıncuk adında birine vermeye kalkarlar. Troia Savaşı’na katılan ‹thaka Kralı Odysseus, savaştan dönerken başına gelenler yüzünden yurdan yirmi yıl uzak kalınca, karısı Penelope’yle birtakım beyler evlenmek isterler. Ayrıca Bamsı Beyrek hikâyesinde Kur’an’dan alınarak İslam edebiyatında çok işlenen Yusuf ve Zeliha kıssasının kimi motişerinin de açık etkisi görülmektedir. Dede Korkut’taki hikâyelerden anlaşıldığına göre Dede Korkut, İslamlıktan önceki Türk ozanlarının toplum içindeki şairlik, kâhinlik, musikicilik v.b. gibi görevleri kendinde toplamış, onları İslami bir renk altında sürdürmüştür. Oğuzlara yardım eden gizli bir el gibidir. Kitâb-ı Dede Korkut’taki Deli Dumrul hikâyesinin Anadolu’da halk arasında hâlâ yaşadığı bilinmektedir. Benzetmeler hikâye kişilerinin çevrelerindeki doğa parçaları, hayvanları, bitkiler ya da kullandıkları aletlerle ilgilidir: “Kaza benzer kızımın gelinimin çiçeği oğul.” Birtakım kalıplaşmış söz biçimleri bütün hikâyelerde sık sık tekrarlanır. “Ak pürçekli ana (anne) / Tavla tavla şahbaz atlar, katar katar kızıl develer (sürü) / Yücelerden yücesin, kimse bilmez nicesin (Tanrı)” Hikâyeleri okurken çok canlı doğa tasvirleriyle karşılaşırız: “Kan- Turalı baktı, gördü, bu konduğu yerde kuğu kuşları, turnalar, turaçlar, keklikler uçarlar. Soğuk soğuk sular, çayırlar, çimenler…” Hikâyelerde hemen bütün kişilerin içinde bir yaşama sevgisi, hayatın zorluklarını yenme gücü rahata, mutluluğa kavuşma isteği vardır. Muhtemelen XV. yüzyılda yazıya geçirildiği kabul edilen “Dede Korkut Hikâyeleri”nin Hun-Oğuz Destan dairesinden ayrılmış destan parçası olduğu görüşü oldukça yaygındır. Dede Korkut Hikâyeleri ve bu hikâyelerin hem anlatıcısı hem de kahramanlarından biri olan Dede Korkut bütün Türk dünyasında tanınan sözlü ve yazılı gelenekte yaşatılan önemli eserlerden biridir. Ayrıca Bkz. Kitab-ı Dede Korkut Ayrıca Bkz. Dede Korkut Hikayeleri (12 Hikaye Özeti)
Beğenmediyseniz maddeler haline siz getirin. Adamlar o kadar uğraşmış saygı göster. Bu arada işime çok yaradı teşekkür ederim emeği geçenlere.Yanıtla
Ne zaman dil anlatım ve edebiyat yazılım, ödevim olsa burayı kullanıyorum. Oldukça güzel ve kullanışlı, öz bir site. Beğenmeyen de gelmesin. Allah razı olsun cidden. Ellerinize sağlık.Yanıtla
Gerçekten işime yaradı. Sadece hikayelerin adları eksik. Yine de teşekkürler. Emeğinize sağlık. :) :) :)Yanıtla