Don Kişot Roman Özeti Asıl mesleği askerlik olan, 1571’de Türk’lerle yapılan İnebahtı Savaşı’nda Türk’lere karşı savaşan Cervantes, bu savaşta sol elini kaybetmiştir. 58 yaşında Don Kişot’un ilk bölümünü, 69 yaşında ikinci bölümünü yazmıştır. “Don Kişot”, dünya edebiyatında öyküden romana geçişin ilk adımı sayılmaktadır. Cervantes Don Kişot’la modern romanın kurucusu olmuştur. Cervantes bu eserinde alaycı bir anlatım kullanmıştır. Romanın Özeti: Asıl adı Alanso Quijano olan Don Kişot (Don Ouijote); elli yaşlarında, bekar, zayıf, uzun boylu, İspanya’nın Mancha eyaletinde yaşayan soylu bir kişidir. Tek zevki eski romantik çağların gezgin şövalyelerinin yaşam öykülerini okumak olan Alanso, kendini bu öykülere kaptırmaktan dolayı biraz kafayı sıyırır. Eski çağların şövalyelik kurumunun yeniden canlandırılması gerektiğine inanmaya başlar. Bu yüzden evinin mahzenindeki, atalarından kalma paslı mızrağı, kılıcı, kalkanı alır; zırhı da kuşanır. Başına miğfer diye berber çanağını geçirir, küheylan gibi gördüğü sıska atına biner, güya tutsak prensleri kurtarmak, hainleri cezalandırmak, başarılarıyla dünyaya ün salmak üzere düşer yollara. O artık şövalye olmaya hazırdır ama şövalye unvanını da ancak bir lord verebilir. Kafasında büyük bir şato gibi kurduğu bir hana rastlar. Hancıyı da lord gibi görür. Hancı onun zararsız bir deli olduğunu anlar ve handaki diğer misafirleri de eğlendirerek mükemmel bir törenle ona şövalyelik unvanını verir. Bundan sonra Alanso kendine “Don Kişot” adını verir, yolda karşılaşıp yanına aldığı köylü “Sancho” ile serüvenlere yelken açarlar. Sancho onun silahşörü olur. Okuduğu öykülerdeki tüm şövalyeler bir kıza aşık olarak anlatıldığı için güzel, soylu, erdemli biri olduğunu düşündüğü basit, kaba bir köylü kızını sevgili olarak seçer. Don Kişot’un ilk macerası yel değirmenleriyle savaşmasıdır. Onlarla savaşmasının sebebi de onları insanlara kötülük yapan devlermiş gibi görmesidir. Her ne kadar Sancho engel olmaya çalışsa da o yel değirmenlerine saldırır. Yel değirmenlerinin dönen kanatları Don Kişot’u perişan eder. Bu darbeler onu akıllandırmaz. Don Kişot kendi hayal dünyasında yaşamaktadır. Gerçek dünyada gördüğü her olayla hayalindekileri kendi mantığıyla birleştirir. Bir yerde zincire vurulmuş kürek mahkumlarını görür. Onları mazlum insanlar sanarak kurtarma savaşına girişir. Bunu başarırda. Başka bir yerde gördüğü iki koyun sürüsünü birbirleriyle savaşmak üzere olan iki ordu sanır. Zayıf olan tarafa yardım etmek amacıyla diğer tarafa saldırır. Bu yüzden de çobanlardan dayak yer. Başlarından daha pek çok olay geçer. Sonunda köyüne dönen Don Kişot’u Sanso Carraso adındaki biri tedavi eder. Tekrar normal bir insana dönüşen Don Kişot artık Senyor Alanso Quijano’dur. Romanın sonunda hastalanıp yatağa düşen Don Kişot, aklı başında bir Hıristiyan olarak ölür.