Öne Çıkanlar

1. Genç sanatçılara eleştiri yoluyla yardımcı olabiliriz. Ancak bunda çok dikkatli olmalıyız. Onları eleştirirken bardağın sadece boş kısmını gösterenlerden olursak, bu gençlerin sanat aşkını engellemiş oluruz. Görevimiz onları daha ileriye götürmektir oysa.

Bu parçada "bardağın sadece boş kısmını göstermek" sözleriyle anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

A) Genç sanatçılara yol göstermek

B) Genç sanatçıların hatalarını görmezden gelmek

C) Genç sanatçıların eksikliklerine yoğunlaşmak

D) Genç sanatçıları geleceğe hazırlamak

E) Genç sanatçıların hatalarını telafi etmek

 

2. Sanat çevreleri, divan edebiyatını —- buluyor. Ne var ki bu kişiler bir gazeli, bir kasideyi, hatta aruzla yazılmış bir dizeyi —- için çaba göstermiyor. Böyle olunca da geriye Divan edebiyatını, anlam yönünden kapalılıkla suçlamak kalıyor.

Bu parçada boş bırakılan yerlere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangileri getirilebilir?

A) anlaşılmaz – anlamak

B) ilkel – çağdaşlık

C) kapalı – eleştirmek

D) anlamsız – incelemek

E) gereksiz – kavramak

 

3. (I) Tam öğlen vakti ekibimizle birlikte Uludağ'ın zirvesine ulaştık. (II) Vakit kaybetmeden soframızı kurup karnımızı doyurduk. (III) Ardından dürbünlerimizi çıkarıp dağın zirvesinden aşağılara bakmaya başladık. (IV) Gürgenlerin, çamların, köknarların, kestane ağaçlarının dağın eteklerini yeşil ve sonsuz bir deniz gibi kuşattığını heyecan içinde seyrettik. (V) Bursa'nın ise bu doğal güzelliklere sahip olmanın gururu ile Uludağ'a sevgi ve güvenle yaslandığını hissettik.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde anlatıcının kişisel duygularını kattığı bir gözlem söz konusudur?

A) I. ve II.   B) I. ve IV.   C) II. ve IV.   D) III. ve V.   E) IV. ve V.

 

4. Gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklenince diğerleri de yanlış gider.

Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılmak istenene anlamca en yakındır?

A) Bir işin düzgün gidip gitmediği, ancak belli bir zaman sonra anlaşılabilir.

B) İşinin istediği gibi gitmediğini gören kişilerin dönüp kendilerine bakmaları gerekir.

C) Çok çalışan kişiler giriştikleri her işte er veya geç başarılı olur.

D) Bir işin doğru ilerlemesi için o işe en başta sağlıklı bir başlangıç yapmak gerekir.

E) Başarısızlığı kanıksamış kişilerin herhangi bir işte başarıya ulaşması söz konusu olamaz. 

 

5. (I) Halk şiiri ve şairleri genel anlamda gerektiği oranda inceleme konusu olmamaktadır. (II) Bu anlamda epey neden sıralansa da iki temel nedeni öne çıkarmak yerinde olur sanırım. (III) Halk şiiri yazılı bir edebiyat olmadığından araştırmaya pek uygun değildir. (IV) Bunlardan ilki, edebiyat araştırmacılarının halk şiirine ve şairlerine ilişkin uzaklıkları, ikincisi ise halk şairlerinin büyük bir bölümünün çağdaş koşullara göre dışa kapalı olmalarıdır. (V) Bu nedenler birbirine karşı ve kapalı süregeldiğinde halk şiiri ve şairleri de gerekli yere ulaşmakta çeşitli zorluklarla karşılaşabilmektedirler.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi parçanın anlam bütünlüğünü bozmaktadır?

A) I.   B) II.   C) III.   D) IV.   E) V.

 

6. —-. Çünkü şiir anlayışları çağlara, toplumlara, felsefe temellerine, yaşanılan hayata ve insanlara göre farklılık göstermektedir. Bu da onun tanımlanmasını zorlaştırıyor. Kimi zaman dizelerin ses uyumu, ölçü, uyak gibi öğelerin yer aldığı yapıya şiir denmiştir. Kimi zaman dizeler içine serpiştirilen seslerle süslenen duygu, düşünce ve hayalin ahenkli bir biçimde aktarılmasına şiir denmiştir. Kimi zaman da düşüncelerin, okuyan ya da dinleyenlerde güzellik duygusu uyandıracak biçimde aktarılması olarak tarif edilmiştir şiir.

Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?

A) Şiir yazmak, bu alanda başarılı olmak çok zordur

B) Şiirin tam bir tanımını yapmak, bir bakıma güçtür

C) Şiirin kendine göre bir tanımının olması gerekir mutlaka

D) Sanatçıların ortak bir şiir tanımında birleşmesi gerekir

E) Şiire mutlaka bir tanım getirmek çok önemlidir

 

7. İklim değişikliğinin yol açtığı tehdit, yenilenebilir enerji arayan uzmanların dikkatini, su yosunlarına yöneltti. Çok hızlı büyüyen su yosunları, bakımsız havuzlardan, sivrisinek üreten bataklıklara kadar hemen her yerde yetişebiliyor. Şimdi bütün mesele, yosun üretimini devasa boyutlarda yapabilmek ve yosundan yakıt elde edebilmek. Bunun için yarış başladı bile. Birçok üniversite ve şirket laboratuarında bu konuya kafa yoruluyor. Bu araştırmalar sonuç verirse, su yosunlarının bünyesindeki yağ, düşük maliyetle yakıta çevrilebilecek.

Bu parçanın başlığı aşağıdakilerden hangisi olabilir?

A) İklim Değişikliğinin Çevreye Etkisi

B) Geleceğin Yakıtı Su Yosunları

C) Türkiye'de Bilimsel Çalışmalar

D) Sanayinin Yol Açtığı Hava Kirliliği

E) Düşük Maliyetli Yakıt Üretimi

 

8. Öykü çok önemsediğim bir tür. Öykü okumak ve yazmak beni mutlu ediyor elbette. Arada öyküler de yazıyorum. Önümüzdeki aylarda bir öykü kitabı hazırlayacağım ve kitap üç uzun öyküden oluşacak. Ama ben romancıyım, öyle de bilinmek isterim. Çünkü benim sanat aynamdır romanlarım. Romanlarımda küçük küçük öykücükler var ama roman başka bir şey. Bütün türler gibi öykü de edebiyatın zenginliği için çok önemlidir ama yinelemek isterim; ben öyküler de yazan bir romancıyım.

Bu parçada yazar kendisiyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisini anlatmak istemiştir?

A) Öykü türünde daha çok yapıt verdiğini

B) Romancılığını öykülerine borçlu olduğunu

C) Öykülerini zaman içinde romanlaştırdığını

D) Roman yazmayı öykü yazmaktan zor gördüğünü

E) Öyküyü sevmesine karşın asıl kişiliğini romanda gösterdiğini 

 

9. Şu yazı yazma işi de pek hafife alınır oldu. Özellikle gazetecilikte bu hafiflikleri daha belirgin bir biçimde görmekte, izlemekteyiz. Bazı yazarlar ilgi çekmek için ya da başka türlü yazamadıklarından olsa gerek, ne kadar özgür olduklarını anlatmak adına külhanbeyi tavırlarıyla yazıyorlar. Aman aman bir ağızlar, bir bıçkınlık! Bütün argo sözlükleri tarayıp bitirmişler. Seçtikleri konular derseniz evlere şenlik!

Bu parçada yazar, eleştirdiği kişilerle ilgili olarak aşağıdakilerin hangisine değinmemiştir?

A) Yazarlığı hafife aldıklarına

B) Kabadayı üslubuyla yazdıklarına

C) Argo sözcükler kullandıklarına

D) Yadırganacak konular seçtiklerine

E) İlgi çekici bir anlatıma sahip olduklarına

 

10. Aşiyan Müzesindeki Tevfik Fikret Bölümü; ikinci katta yatak odası ve çalışma odası olarak iki bölüm halinde düzenlenmiştir. Yatak odası, sanatçının yaşadığı dönem de aynı işlevle kullanılan odadır. Eşyalar, Fikret'in kullandığı koltuk takımı, mangal vb. hafif yıpranmış. Çalışma odasında ise masası ve koltuğu, çeşitli yazı takımı parçaları ile kendisi tarafından yapılmış olan yağlıboya tablo ve desenler bulunuyor. Ayrıca Sis şiirine atfen Halife Abdülmecid tarafından yapılıp armağan edilen, Sis tablosu da odada sergilenmektedir.

Bu parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?

A) Fikret'in eşi ve çocuklarına ait portrelerin sergilendiği

B) Fikret'e ait olan eşyaların özgün haliyle korunduğu

C) Halife Abdülmecid'in resim sanatıyla uğraştığı

D) Fikret'in yağlıboya tablolarının da bulunduğu

E) Tevfik Fikret'e ait eşyaların iki bölüm halinde sergilendiği

 

11. Türkiye'de, genç işsizler toplam işsizlerin içinde önemli bir yer tutmaktadır. Bir araştırmaya göre ilkokul mezunlarının yüzde 38.91'i, ortaokul ve dengi meslek okulu mezunlarının yüzde 12.73'ü, lise ve dengi meslek okulu mezunlarının yüzde 29.18'i, yüksek okul ve fakülte mezunlarının yüzde 12.69'u işsizdir. 2004 DİE İstatistik Yıllığı'na göre, işsizler içerisinde 15-24 yaş grubunda olanlar 945 bin kişi ile işsizlerin yüzde 37.8'ni oluşturmaktadır. 25-44 yaş grubundaki işsizler ise 1.304 bin kişi ile işsizlerin yüzde 52.2'sini oluşturmaktadır. Türkiye'de 15-19 yaş grubu gençlerden, kızların yüzde 44.3'ü erkeklerin ise yüzde 22.6'sı okula gitmiyor ya da herhangi bir yerde çalışmıyor.

Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmıştır?

A) Tartışma     

B) Benzetme

C) İlişki kurma

D) Tanımlama

E) Sayısal verilerden yararlanma

 

12. Orhan Kemal, kişisel serüvenine tanıklığından yola çıkarak yazdığı öykü ve romanlarında topluma, toplumun insan-çevre gerçeğine bakar. Ama asıl Türkiye'nin tarihsel, toplumsal değişim sürecine tanıklığı yazınsal birikiminin ikinci evresiyle başlar. Toprak kavgaları, tarımda makineleşme, kırsal kesim insanının Çukurova'ya göç edişi, onların ekonomik serüvenleri, insan ilişkileri… Sonrasında ise bu göçü izleyen başka göçün büyük kentteki sorunları… Türkçenin güzelliğinden taviz vermeyen diliyle su gibi akar onun romanları.

Bu parçadan Orhan Kemal ile ilgili aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?

A) Yazarlığının ilk evresinde kişisel serüvenini dile getirdiğine

B) Yapıtlarının toplumsal niteliğinin, yazarlığının ikinci evresinde ön plana çıktığına

C) Teknolojik gelişmelerin köylüyü nasıl etkilediğini dile getirdiğine

D) Yapıtlarında Türkçeyi güzel kullandığına

E) Kent insanının dikkatini köy ve köylülerin sorunlarına çektiğine 

 

13. Ormanda kimi zaman dalların üstüne basa basa, kimi zaman düşe kalka yol alıyorduk. İlerledikçe ormanın güzelliği arttı. Bir süre sonra kıvrık boynuzlu başlarını bize çevirip bakan bir geyik sürüsü gördük. Bu geyikler, bir an durakladıktan sonra yayından fırlamış bir ok gibi sağa sola kaçıştı. Yollardan, köylerden alabildiğine uzaklaşınca orman içinden fil homurtularının geldiğini duyduk. Çok geçmeden filler ortaya çıktı. İki yüz metre kadar uzakta duran ve on beş filden oluşan bu sürüyü, heyecan içinde seyrettik.

Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yoktur?

A) Benzetmeye başvurma

B) Niteleyici sözcükler kullanma

C) Varlıklara insana özgü nitelikler yükleme

D) İkilemelere yer verme

E) Farklı duyularla ilgili ayrıntılardan yararlanma

 

14. Aşağıdaki cümlelerden hangisi yapıca ötekilerden farklıdır?

A) Bayramlarda çocukları sevindirmek insanı mutlu ediyor.

B) Sıcaktan bunalan hayvanlar ağaçların altına o sığınmıştı.

C) Fiyatlar daha uygun olduğundan insanlar pazardan alışveriş yapıyor.

D) Şehrin ortasındaki küçük meydanda birçok insan toplanmıştı.

E) Onunla burada tekrar karşılaşacağımızı düşünmemiştim.

 

15. (I) Sabaha karşı Halep'e varıyoruz. (II) Bir süre oturup gelip geçenleri izliyorum. (III) Önümden geçip giden herkes, başka bir ülkeden gelmiş de Halep'te buluşmuş gibi. (IV) Şehrin içlerine doğru yürümeye devam edip ilk ziyaret noktamıza geliyoruz. (V) Baktığımız her yer tanıdık geliyor.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili olarak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır?

A) I. cümledeki "karşı" sözcüğü edattır.

B) II. cümlede, birden fazla fiilimsi vardır.

C) III. cümlede hem edat hem bağlaç kullanılmıştır.

D) IV. cümlede, yüklem geniş zamana göre çekimlenmiştir.

E) V. cümlede belgisiz sıfat kullanılmıştır.

 

16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ek-fiil kullanılmamıştır?

A) Kutunun içinde çikolata vardı.

B) İki yıl önce daha şişmanmış.

C) Bir bardak çay içmek istiyormuş.

D) Dilekçeyi öğrenci işlerine vereceksin.

E) O haberi ben de gazeteden okumuştum.

 

17. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde hem sıfat-fiil hem de isim-fiil kullanılmıştır?

A) Sabah kalktığımda masamın başucunda rengârenk çiçekleri gördüm.

B) Koridorda ağlayan çocuğu sakinleştirmeye çalıştım.

C) Saate bakınca otobüsün hareketine otuz dakika kaldığını fark ettim.

D) Uyanır uyanmaz birkaç satır mektup yazmak istedim.

E) Hemen bir taksiye binip oradan uzaklaşmak zorunda kaldım.

 

18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?

A) Bazı yayıncılar yetenekli gençlerin eserlerini basmak istiyor.

B) Genç şairlerden güzel şiirler okumak insanı mutlu ediyor.

C) Genç yazarların her yazısında belirgin, açık yanlışlar ve hatalar görmek mümkün.

D) Eğlenceli bir hikâye okumak, insana dertlerini unutturabilir.

E) Genç yazar adayları, ustaların kendilerine yardımcı olmalarını ister.

 

19. Aşağıdaki altı çizili sözlerden hangisinin yazımı yanlıştır?

A) Siz her ne kadar kabul etmeseniz de gerçek sizin bildiğiniz gibi değil.

B) Dal uçlarında birkaç çürük elma kalmıştı.

C) Sinema severler gösterime yeni girecek filmleri merakla bekliyor.

D) Belki de hiçbiriniz böyle güzel yerleri görmediniz.

E) Yaklaşık yüz kilometrelik yol boyunca ancak üç beş ağaç gördük. 

 

20. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde kısa çizginin kullanımı yanlıştır?

A) Küçük bir sürü -dört inekle birkaç koyun- köye giren geniş yolun ağzında durmuştu.

B) "kokulu" sözcüğünü eklerine şöyle ayırabiliriz: kok – u – lu

C) Öğretmenimiz "-den" ekinin işlevlerini anlattı.

D) Türkçe, Ural-Altay dil grubunda yer almaktadır.

E) Satıcı var gücüyle bağırıyor:

-Taze balıklarım var!

 

21. Genç, ihtiyar, çoluk çocuk, topyekün

Düşmanın üstüne eyledik sökün

Top, tüfek sesleri sanki toy, düğün

Şahin'in avını vurduğu yerdir

Bu dizelerde aşağıdaki şiir türlerinden hangisine özgü nitelikler ağır basmaktadır?

A) Satirik   B) Pastoral   C) Epik   D) Didaktik   E) Dramatik

 

22. Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, pire berber iken, deve tellal iken, ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken, bir padişah ve padişahın üç kızı varmış. Bir gün bu padişah kızlarını başına toplamış: "Beni ne kadar seversiniz?" demiş. En büyük kızı "dünyalar kadar", ortanca kızı "kucak kadar", küçük kızı da "tuz kadar" severim demiş. Padişah küçük kızın cevabına çok sinirlenmiş, "insan, tuz kadar sevilir mi hiç?" demiş.

Bu parça aşağıdaki metinlerin hangisinden alınmış olabilir?

A) Masal   B) Roman   C) Mesnevi   D) Tiyatro   E) Hikâye

 

23. Evimiz kutu gibi küçücük bir evdi,

Sarmaşıklarla balkonu örtük bir evdi;

Güneşin batmasına yakın saatlerde

Yıkanırdı gölgesi kuytu bir derede;

Bu dizelerde görülen edebî sanat aşağıdakilerden hangisidir?

A) Telmih – benzetme

B) Benzetme – kişileştirme

C) Hüsn-i ta'lil – tevriye

D) Kinaye – mecaz-ı mürsel

E) Tevriye – mübalağa

 

24. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, tırnak içine alınmış sözlerde bir söz sanatı vardır?

A) Televizyon dizilerini "eğitici olmak"tan uzak buluyordu.

B) "iki odalı, ahşap" bir köy evinde doğmuşum ben.

C) Adam, "alçakgönüllü" tavırlarıyla herkesi derinden etkiledi.

D) "İş ahlakı" olan insanlarla çalışmaktan çok mutlu olurdu.

E) Yardımseverliğiyle tanınan, "kapısı herkese açık" bir insandı.

 

25. Aşağıdaki dizelerden hangisinin durakları 4+4+3 şeklinde düzenlenmiştir?

A) Benim dostum karşımızdan geliyor

Yenisi de eskisine gülüyor

B) Ben kendi derdimle yanıp ağlarken

Yeni dert katmaya meramın nedir

C) Her gün, her sabahtan gördüm bir güzel

Ağlar melil melil, bilmem nedendir

D) Nazlı yâr elinden bir selâm geldi

Ecel şerbeti de bağrımı deldi

E) Tükendi cümbüşüm, yoktur gıybetim

Bir yatsıya kaldı benim mühletim 

 

26. Öğretici metinlerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Hayali olaylar değil, gerçekler anlatılır.

B) Dil genellikle göndergesel işlevde kullanılır.

C) Okuyucuyu bilgilendirmek amacıyla anlaşılır bir dil kullanılır.

D) Sanatsal amaç ve üslup kaygısı ön plandadır.

E) Sözcükler genellikle gerçek anlamında kullanılır.

 

27. Aşağıdakilerden hangisi edebiyatımızın dönemlere ayrılmasında temel ölçüt olamaz?

A) Alfabe değişikliği

B) Sanat anlayışındaki değişimler

C) Dil coğrafyasındaki değişimler

D) Kültürel değişimler

E) İnanç değişimleri

 

28. İslamiyet öncesi Türk edebiyatıyla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Şiirlerde hece ölçüsünü kullanma

B) Şiirleri dörtlük nazım birimiyle oluşturma

C) Koşuk ve sagu adıyla şiirler söyleme

D) Şiirlerde daha çok, zengin uyağa yer verme

E) Ürünlerde yabancı etkilerden uzak, sade bir Türkçe kullanma

 

29. Aşağıdaki dizelerden hangisi bir taşlamadan alınmış olabilir?

A) Bre ağalar bre beyler

Ölmeden bir dem sürelim

B) Elif kaşlarını çatar

Gamzesi bağrıma batar

C) Bütün kusurumu toprak gizliyor

Merhem çalıp yaralarım düzlüyor

D) Köroğlu düşer mi yine şanından

Ayırır çoğunu er meydanından

E) Bir vakte erdi ki bizim günümüz

Yiğit belli değil mert belli değil

 

30. Aşağıdakilerden hangisi halk edebiyatının genel özelliklerinden biri değildir?

A) Şiirlerde genellikle tam ve zengin kafiye kullanılır.

B) "Mani, koşma, destan, türkü" gibi nazım şekilleri kullanılır.

C) Şiirlerde nazım birimi olarak genellikle dörtlük kullanılır.

D) Şiirlerde başlık kullanılmaz ve şiirler "güzelleme, koçaklama" gibi isimlerle anılır.

E) Gözleme dayalı bir edebiyat olduğu için benzetmeler, somut kavramlar aracılığı ile yapılır.

 

31. Kasidenin bölümleriyle ilgili aşağıda verilen bilgilerden hangisi yanlıştır?

A) Genellikle 15-20 beyitten oluşan ve betimlemelere yer verilen giriş bölümüdür. (Nesib)

B) Giriş bölümünden methiyeye geçişi sağlayan çoğunlukla bir iki beyitten oluşan bölümdür. (Girizgâh)

C) Kasidenin sunulduğu padişah, vezir vb. kişilerin övüldüğü bölümdür. (Medhiye)

D) Kasideyle aynı vezinde yazılmış bir gazelin yer aldığı ve her kasidede bulunması zorunlu bölümdür. (Tegazzül)

E) Şairin kendi özelliklerini belirtip kendisini övdüğü bölümdür. (Fahriye)

 

32. I. Lale devri eğlencelerini yansıtan gazel ve şarkı şairidir. (Nedim)

II. "Harname" adlı mesnevisiyle ünlüdür. (Şeyhî)

III. "Cihannümâ" adlı coğrafya eseri çeşitli Batı dillerine çevrilmiştir. (Evliya Çelebi)

IV. "Şikâyetname" adlı mektubu, Türk edebiyatındaki önemli mektuplardan biridir. (Fuzuli)

V. Seyahatname'sinde gezdiği yerlerle ilgili izlenimlerini aktarmıştır. (Kâtip Çelebi)

Yukarıdaki numaralanmış cümlelerle birlikte verilen sanatçı adlarından hangi ikisi yer değiştirilirse bilgi yanlışlığı giderilmiş olur?

A) I. ve II.   B) I. ve V.   C) II. ve III.   D) III. ve V.      E) IV. ve V. 

 

33. Mevlânâ'nın Mesnevi isimli eserinde Fars dilini kullanmasının sebebi nedir?

A) Mevlânâ'nın İran bölgesinde yetişmiş olması

B) Farsçanın Türkçeden daha üstün bir dil olması

C) Mesnevî nazım şeklinde sadece farsça ile yazılabilmesi

D) O dönemde edebiyat dili olarak Farsçanın kabul edilmesi

E) Mevlânâ'nın Türk dilini iyi kullanamaması

 

34. Realist görüşlerin şiire uygulandığı bir akımdır. Bu akım, romantizmin aşırı duygusallığına, öznelliğine, abartılı söyleyişlerine tepki olarak doğmuştur. Bu akıma bağlı şairler, içe dönük şiir yerine, dış dünyayı nesnel biçimde gözleyip anlatan şiiri tercih etmişlerdir. "Sanat için sanat" ilkesini benimseyen şairler, şiirde güzelliğin peşine düşmüşlerdir. Ayrıca biçim olgunluğunu her şeyin üstünde tutmuşlar, şiiri ahlaksal, siyasal ve toplumsal sorunları anlatan bir araç olmaktan çıkarmayı amaç edinmişlerdir. Theophile Gautier, Leconte de Lisle bu akımı benimseyen sanatçılardandır.

Bu parçada sözü edilen edebiyat akımı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Fütürizm   B) Sembolizm   C) Parnasizm        D) Sürrealizm   E) Klasisizm

 

35. Aşağıdakilerden hangisi Tazimat romanının özelliklerinden biri değildir?

A) Roman tekniği bakımından zayıftır.

B) Zaman zaman romanın akışı durdurularak okuyucuya bilgi verilir.

C) Uzun betimlemelere, beklenmedik tesadüflere yer verilir.

D) Konular, Anadolu halkının o dönemde yaşadığı acı olaylardan seçilmiştir.

E) Kişiler tek yanlı ele alınır; iyiler ödüllendirilir, kötüler cezalandırılır.

 

36. Millî değerlerimizi yok etmeden Batılılaşmayı ve modernleşmeyi savunmuştur. Bu yüzden o, Tanzimat sanatçıları içinde eskiye en fazla bağlı kalanlardandır. Şiirlerinde şekil ve dil bakımında eskiye bağlı olmakla beraber içerik bakımından yenilikçi olmuştur. Yeniyi savunup eskiye bağlı kaldığı için yer yer çelişkiye düşmekten kurtulamamıştır. "Şiir ve İnşa" adlı makalesinde divan şiirini eleştirmiş ve bizim asıl şiirimizin Halk şiiri olduğunu savunmuştur. "Harabat" adlı divan şiiri antolojisinde ise halk şiirini eleştirerek divan şiirini yüceltmiştir.

Bu parçada sözü edilen yazar aşağıdakilerden hangisidir?

A) Namık Kemal  

B) Ziya Paşa  

C) Muallim Naci            

D) Akif Paşa  

E) Recaizade Mahmut Ekrem

 

37. Tevfik Fikret ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Şiiri düz yazıya yaklaştırmıştır.

B) Aruzun yanında hece ölçüsü ile de şiirler yazmıştır.

C) Fen ve teknik ile ilgili temaları da işlemiştir.

D) Parnasizm akımından etkilenmiştir.

E) Servet-i Fünun topluluğu dağıldıktan sonra bireysel konulara yönelmiştir.

 

38. Aşağıdakilerin hangisinde Servet-i Fünun edebiyatıyla ilgili bilgi yanlışı yapılmıştır?

A) Şiirde "kulak için kafiye" anlayışı benimsenmiştir.

B) Romanda realizmin, şiirde ise parnasizm ve sembolizmin etkileri görülür.

C) Sadeleşme akımının etkisiyle yalın ve anlaşılır bir dil kullanılmıştır.

D) Batı edebiyatından alınan "sone, terza-rima vb." nazım biçimleri kullanılmıştır.

E) Romanda, çoğunlukla İstanbul'da geçen olaylar anlatılmıştır. 

 

39. Batı etkisinde gelişen Tanzimat edebiyatı, Servet-i Fünun edebiyatı ve Fecr-i Âti topluluğundan sonra milli olana dönülme cereyanı başlamış, Millî Edebiyat, Beş Hece gibi hareketler bu anlayışla ortaya çıkmıştır.

Aşağıdaki sanatçılardan hangisi bu parçada sözü edilen edebî dönemlerden ve topluluklardan birinde yer almamıştır?

A) Ahmet Mithat         

B) Tevfik Fikret

C) Yahya Kemal         

D) Ahmet Haşim

E) Faruk Nafiz Çamlıbel

 

40. Türk edebiyatının ölümsüz öykü yazarlarından biridir. O, öyküleriyle tarihimize ve kültürümüze ayna tutar. Onun hikâyelerinde kendimizden bir şeyler buluruz. Onu okumak, onu anlamak, Pembe İncili Kaftan ile mazinin şanlı sayfalarında gezinmek, Kaşağı ile çocukluk günlerimize dönmek mümkündür. Onun satırlarında bizi ve kültürümüzü hor görenlere ince bir alayla, en güzel şekilde verilmiş cevapları bulabiliriz. Onun düşünce ve idealleriyle ufkumuzu donatabiliriz. Bütün bunlar için yapılması gereken, onun hikâyelerini elimize alıp satırların dünyasına bir yolculuk yapmak…

Bu parçada tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Nabizade Nazım

B) Ömer Seyfettin

C) Halit Ziya Uşaklıgil

D) Mehmet Rauf

E) Hüseyin Rahmi Gürpınar

 

41. (I) Beş Hececiler, şiire Birinci Dünya Savaşı ve Millî Mücadele döneminde başlamışlardır, (II) İlk şiirlerinde aruz veznini kullanmışlardır. (III) Daha sonra Millî Edebiyat akımından etkilenmiş ve şiirlerinde hece veznini kullanmışlardır. (IV) Şiirde sade ve özentisiz olmayı ve süsten uzak olmayı tercih etmişlerdir. (V) Halk edebiyatının nazım şekilleriyle memleket sevgisi, yurt güzellikleri, kahramanlık gibi temaları işlemişlerdir.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde, Beş Hececilerle ilgili bilgi yanlışı vardır?

A) I.   B) II.   C) III.   D) IV.   E) V.

 

42. Türk ulusunu derinden sarsan olaylardan biri olan Kurtuluş Savaşı, romancılar tarafından edebiyata yansıtılmıştır. (I)Küçük Ağa, (II)Ateşten Gömlek, (III)Yaban, (IV)Yorgun Savaşçı ve (V)Sinekli Bakkal adlı romanlarda Kurtuluş Savaşı yıllarında geçen olaylar anlatılmıştır.

Yukarıdaki parçada numaralanmış sözlerin hangisinde bilgi yanlışı vardır?

A) I.   B) II.   C) III.   D) IV.   E) V.

 

43. Fakir Baykurt'un romanıdır. Olaylar, Burdur'un Karataş köyünde yaşanır. Kara Bayram; annesi, eşi ve üç çocuğuyla babadan kalma evinde zar zor geçinmektedir. Bu sırada köy muhtarı, onun evininin önünü Haceli'ye satmak isteyince ne yapacağını şaşırır. Annesi Irazca haklarını koruması için oğluna yardım edip muhtara karşı çıkar. Bunun üzerine muhtar aileye düşman olur ve onlara yapmadığını bırakmaz. Bunun üzerine Kara Bayram, zalim muhtarla varlıklı Haceli'ye karşı müthiş bir mücadeleye girişir.

Bu parçada sözü edilen eser aşağıdakilerden hangisidir?

A) Onuncu Köy          

B) Kaplumbağalar

C) On Binlerce Kağnı

D) Yılanların Öcü

E) Can Parası

 

44. Kemal Tahir'in en tanınmış romanlarından biridir. Bu roman, bir bocalama dönemini ele alır. Romanda, İstanbul'un işgali ve Mondros Mütarekesinden sonra Anadolu'da lidersiz kalan millî kuvvetlerin, Kurtuluş Savaşı'nı başlatmaları anlatılır. 1908 Meşrutiyeti ile Mütareke devri arasındaki olaylarla Balkan ve Birinci Dünya Savaşlarından yorgun çıkan acılı askerlerin örgütlenmesi ele alınır. Romandaki olaylar, bir İttihatçı olan Cehennem Yüzbaşı Cemil etrafında toplanır.

Bu parçada sözü edilen roman aşağıdakilerden hangisidir?

A) Ankara

B) Yorgun Savaşçı

C) Ateşten Gömlek

D) Yaban

E) Devlet Ana 

 

45. Dil özellikleri dikkate alınırsa aşağıdaki dizelerden hangisinin Cumhuriyet Dönemine ait olduğu söylenemez?

A) Altında mı üstünde midir cennet-i a'lâ

El-hak bu ne halet bu ne hoş âb u hevâdır

B) Yıldızlar yalnızlığın çemberini kırdılar

Onları buketlerle kucakladı dolunay

C) Yalnız bende değil yalnızlık hâli

Deniz de karanlık, gökyüzü de

D) Neon lambaları büsbütün karartır gecemizi

Uzaklar daha uzaklaşır

E) Aşk kadar nazlı, saat kadar gerçek

Bir bülbül bakıyor bana doğru

 

46. "Mehmet Çınarlı, Mustafa Necati Karaer, İlhan Geçer, Nüzhet Erman, Yavuz Bülent Bâkiler" gibi sanatçılar 1950'de çıkmaya başlayan —- dergisi etrafında toplandılar. Derginin adıyla anılan bu topluluğun sanatçıları, millî kültür ve edebiyatımızdan, eski şiirimizden uzaklaşmadan yeni ve güzel bir şiir ortaya koymak, şiirimizi yozlaşmadan korumak istemişlerdir.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

A) Dergâh   B) Garip   C) Özyurt   D) Hisar   E) Yedi Meşale

 

47. Ey şiir arayıcısı ey esrik kişi

Şu son dönemecini de aşınca gecenin

Doğacak gün artık gündüze ilişkin değil

Bu ağartı ancak yürekle karşılanabilir

Bütün iş orda işte, ordan usturuplu geçmesini bil

Tutsaksan ellerin sıvışır gider zincirlerinden

Ve balyozla vursalar mısralarına

Soylu bir demir sesi yükselir

Soylu büyük ve mavi bir demir sesi

Bu dizelerden hareketle Cemal Süreya ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?

A) Hayal gücü ve duygulara ağırlık verdiği

B) Ahengi ölçü ve uyakla değil, musiki ve anlatım zenginliği ile sağlamaya çalıştığı

C) Sözcüklerin çağrışım gücünden yararlandığı

D) Şiiri öyküleştirecek anlatımlardan kaçındığı

E) Sosyal ve toplumsal sorunları ele aldığı

 

48. Aşağıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen sanatçıyla ilgili değildir?

A) Sanatçı, halk edebiyatının eski ve yeni ustalarının ortaya çıkarılması için uğraş vermiştir. Âşık Veysel'i keşfetmiş ve onun tanınmasını sağlamıştır. (Ahmet Kutsi Tecer)

B) Cumhuriyet Döneminde ölçü ve uyaktan kopmamış, Necip Fazıl Kısakürek ve Ahmet Hamdi Tanpınar'a özenmiştir. Daha çok "ölüm" ve "yalnızlık" duygularını anlatan şiirleri ile tanınmıştır. (Cahit Sıtkı Tarancı)

C) "Garip" akımının öncüsü olmuş, ölçüsüz ve uyaksız olarak yazdığı şiirlerinde daha çok, yaşama sevincini işlemiş, toplumcu-gerçekçi şiir anlayışını reddetmiştir. (Ece Ayhan)

D) Kurtuluş Savaşı'nın etkisi ve heyecanıyla Millî Edebiyat akımına katılmış ve millî duygularla kaleme aldığı "Git Bahar" adlı şiiriyle tanınmıştır. (Halide Nusret Zorlutuna)

E) Edebiyat yaşamına Dergâh dergisinde yayımlanan şiir ve yazılarıyla başlamıştır. Deneme ve eleştiri alanında pek çok eser vermiştir. Günlüklerini "Günce" adlı yapıtında bir araya getirmiştir. (Nurullah Ataç)

 

49. Aşağıdaki yapıtlardan hangisinin türü ötekilerden farklıdır?

A) Kuyucaklı Yusuf   B) Baba Evi   C) Mor Salkımlı Ev   D) Osmancık   E) Yalnızız

 

50. Her gün bu kadar güzel mi bu deniz?

Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?

Her zaman güzel mi bu kadar,

Bu eşya, bu pencere?

Değil,

Vallahi değil;

Bir iş var bu işin içinde

Biçim ve dil özellikleri dikkate alındığında bu dizelerin aşağıdaki edebiyat topluluklarından hangisi içinde yer alan bir sanatçıya ait olduğu söylenebilir?

A) Beş Hececiler        

B) Fecr-i Aticiler

C) Garipçiler   

D) Yedi Meşaleciler

E) Servet-i Fünuncular

 

51. I. O güne kadar duyulmadık sözcük ve tamlamaları kullanma

II. Süslü ve sanatlı anlatımdan kaçınma

III. Şiirde ölçü ve uyağa karşı çıkma

IV. Konuşma dilini kullanma

V. Geleneksel konuların dışına çıkarak o güne değin işlenmeyen konuları ele alma

Yukarıdaki özelliklerden hangisi Garip akımına ait değildir?

A) I.   B) II.   C) III.   D) IV.   E) V.

 

52. Ahmet Hamdi Tanpınar'la ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) "Bursa'da Zaman" şiirinde ve daha başka şiirlerinde sık sık zaman kavramı üzerinde durmuştur.

B) Hece ölçüsüyle yazdığı ilk şiirlerinde, hececilerden farklı olarak kendine özgü bir sözcük ve kavram dünyası oluşturmak istemiştir.

C) "Saatleri Ayarlama Enstitüsü" romanında iki uygarlık arasında bocalayan toplumumuzun yanlış davranışlarını alaycı ve eleştiriler bir dille anlatmıştır.

D) "Bizim Akdeniz" adlı eserinde ülkemizin beş şehrini konu alan denemelerine yer vermiştir.

E) "Huzur" romanında Nuran ve Mümtaz'ın aşkı çevresinde Doğu-Batı, eskiyle yeni, aşkla toplumsal sorumluk arasındaki çatışmalar, bunun sonucunda ortaya çıkan bireysel bunalımlar irdelenmiştir.

 

53. —-, 1908-1923 tarihlerinde Türk fikir ve sanat çevrelerinin ön planda olan hareketiydi. Bu görüşü benimseyenler, çalışmalarını fikrî, edebî ve bilimsel yönlerde toplamak için büyük çaba göstermiş ve bu maksatla çeşitli yayın organları çıkarmıştır. "Genç Kalemler" ve "Dergâh" dergileri bunlar arasındadır. Bu hareketin daha çok edebiyat ve sanat yönünü; Türk Derneği'nin çıkardığı "Türk Derneği" ve Türk Ocağı'nın devam ettirdiği "Türk Yurdu" ve "Yeni Mecmua" dergileri temsil ediyordu.

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilebilir?

A) Osmanlıcılık           

B) Milliyetçilik

C) Batıcılık      

D) İslamcılık

E) Âdem-i Merkeziyetçilik

 

54. Aşağıdakilerden hangisi Türk edebiyatında toplumcu gerçekçilik anlayışını benimseyen ve köy gerçeklerine yönelen sanatçılardan biri değildir?

A) Fakir Baykurt        

B) Sabahattin Ali

C) Orhan Kemal         

D) Samim Kocagöz

E) Peyami Safa

 

55. (I) Turgut Uyar, ilk şiirlerinde kişisel yaşamının ve çevresinin izdüşümleri üzerinde durmuştur. (II) Ölçülü ve uyaklı olarak yazdığı ilk dönem şiirlerinde daha çok "aşk, ayrılık, ölüm" temalarını işlemiştir. (III) Şiirini öz ve biçim bakımından yenileyen şair daha sonraki dönemde İkinci Yeni şiirinin önde gelen şairlerinden biri olmuştur. (IV) Sanatçı, bu dönemde yazdığı şiirlerinde büyük kent yaşamını bütün karmaşıklığı, parçalılığı ve sarsıntılarıyla anlatmıştır. (V) Şiirlerinin önemli bir bölümünü "Arz-ı Hâl, Türkiyem, Vazgeçemediğim, Destan Gibi" kitaplarında toplamıştır.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde Turgut Uyar'la ilgili bir bilgi yanlışı vardır?

A) I.   B) II.   C) III.   D) IV.   E) V.

 

56. İşim gücüm budur benim,

Gökyüzünü boyarım her sabah,

Hepiniz uykudayken.

Uyanır bakarsınız ki mavi.

 

Dalga geçerim kimi zaman da,

O da benim vazifem;

Bir baş düşünürüm başımda,

Bir mide düşünürüm midemde,

Bir ayak düşünürüm ayağımda,

Ne halt edeceğimi bilemem.

Cumhuriyet Döneminde yazılan bu şiir, biçim ve içerik yönünden hangi şiir anlayışının özelliklerini yansıtmaktadır?

A) Âşık tarzı şiir

B) Serbest şiir

C) Mistik şiir

D) Toplumcu gerçekçi şiir

E) Millî edebiyat anlayışını sürdüren şiir

 

CEVAP ANAHTARI

1-C  2-A  3-E  4-D  5-C  6-B  7-B  8-E  9-E  10-A  11-E  12-E  13-C  14-D  15-D  16-D  17-B  18-C  19-C  20-E  21-C  22-A  23-B  24-E  25-A  26-D  27-A  28-D  29-E  30-A  31-D  32-D  33-D  34-C  35-D  36-B  37-E  38-C  39-C  40-B  41-E  42-E  43-D  44-B  45-A  46-D  47-E  48-C  49-C  50-C  51-A  52-D  53-B  54-E  55-E  56-B

LYS Edebiyat Deneme Sınavı-3 İndir!