Öne Çıkanlar

Cenap Şahabettin

1870’te Manastır’da doğan sanatçının asıl mesleği doktorluktur. İlk şiirleri 1885’te daha öğrencilik yıllarında Saadet gazetesinde yayımlanmaya başlamıştır. Bu şiirlerinde Muallim Naci’nin etkisiyle Divan şiirinin etkisi vardır. Daha sonra Recaizade Mahmut Ekrem ve Abdülhak Hamit Tarhan’dan etkilenerek Batı tarzı şiire yönelmiş ve Servet-i Fünun dergisinde şiirleri yayımlanmıştır. Tevfik Fikret ve Halit Ziya Uşaklıgil’le birlikte Servet-i Fünun edebiyatının üç önemli isminden biri olan Cenap Şahabettin, gelenekçi şairlerin en çok saldırdığı yenilikçi şairdi. Diğer Servetifünun sanatçılarının tersine bireysel şiiri tercih etmiş ve Edebiyat-ı Cedide’nin en aşırı örneklerini vermiştir.

Edebi Kişiliği

Dilbilgisi kurallarını önemsememiş ve şiirlerinde o güne kadar duyulmamış tamlamalara yer vermiştir. Etkilendiği sembolizm akımından dolayı şiirde müziğe ve ahenge fazlaca önem veren sanatçı, şiire “nesir-musikisi” demiştir. Şiirde oldukça süslü ve ağır bir dil kullanan sanatçının, şiirlerinde kullandığı “sâât-i semenfâm”, “çeng-i müzehhep”, “nay-i zümürrüt” gibi deyimler, imgeler, döneminin sanat dünyasında önemli tartışmalar yaratmıştır. Bunda en basit olay ve varlıkları şiire getirmesinin ve onları imgeleştirecek kelimelere olan ihtiyacın payı büyüktür.

Cenap Şahabettin, şiirlerinde genellikle aşk ve doğa konularını ele almıştır. Onun şiirlerinde doğa değişik resimlerle okuyucunun karşısına çıkar. Bir kış manzarası veya baharın gelişi gibi bir ressamın resmini yapmaya değer gördüğü tabloları Cenap Şahabettin, şiirlerinde tasvir eder. Sanatçı, şiiri “kelimelerle yapılmış resim” olarak tanımlar.

Cenap Şahabettin, bir şair olduğu kadar bir nesir ustasıdır. Hareketli, değişik ve zengin bir nesir oluşturan sanatçı özellikle gezi yazısının edebiyatımızdaki en önemli temsilcilerindendir. Şiirinde olduğu gibi nesrinde de nükteye önem veren sanatçı, herkes gibi yazmamak amacıyla yoğun bir uğraş vererek oluşturduğu nesirlerinde sağlam bir üslup kullanır.

Kısaca özetleyecek olursak;

  • Asıl mesleği doktorluktur.
  • Servetifünun şiirinin Tevfik Fikret’ten sonraki en önemli ismidir.
  • Hem şiir hem de düz yazı türlerinde eserleri vardır; fakat asıl önemli yanı şairliğidir.
  • Şiirlerinde müzikaliteye önem vermiştir. Müzikalite açısından aruz ölçüsünü zengin bulduğu için bütün şiirlerini aruz ölçüsüyle yazmıştır. Hece ölçüsünü küçümsemiş, “parmak hesabı” diye nitelendirmiştir.
  • Şiirde ahenk unsuruna önem vermiştir. Biçim güzelliğini önemsemiştir.
  • Şiirlerindeki başlıca temalar “aşk” ve “tabiat”tır. Aşk şiirleri bazen çok romantik bazen de çok maddidir.
  • Ona göre sanat, sanat içindir hatta sanat güzellik içindir. Şiirlerinde sosyal konulara hiç değinmemiş, sadece kişisel konuları işlemiştir.
  • Doğa ile ilgili şiirleri kişinin iç dünyası ile dış dünyasının başarılı bir kompozisyonudur. Servetifünun sanatçıları arasında tabiatı en çok işleyen şairdir.
  • “Tablo şiir” yazmıştır. Ona göre şiir, sözcüklerle yapılmış bir resimdir.
  • Şiirlerinde çok zengin bir lirizm vardır. Çok renkli ve geniş bir hayal gücüne sahip olan şair, sembolleri sıkça kullanır.
  • Şiirlerinde nükteye, söz oyunlarına, zekâ gösterişlerine önem verir. Hiç duyulmamış mecaz, imge, teşbih ve istiarelere sıkça yer verir.
  • Şiirlerinde sembolizm akımının etkisi açıkça görülmektedir. Türk şiirine sembolizmi ve parnasizmi getiren Cenap Şahabettin’dir.
  • Dili oldukça ağır ve sanatlıdır. Arapça, Farsça ve Fransızcadan kimsenin bilmediği sözcükleri kullanmıştır. Berf-i zerrin (altın kar), saat-i semenfam (yasemin renkli saatler), lerze-i rûşen (parlak titreyiş) gibi hiç duyulmamış yeni tamlamalar kullanmıştır. Şiirleri dilbilgisi kurallarını hiçe sayan tamlama ve sıfatlarla doludur.
  • 1908’den sonra “Yeni Lisan”cılarla uzun ve sert tartışmalara girişmiştir.
  • “Serbest müstezat” nazım biçimini geliştirerek başarıyla kullanmıştır. Şiirlerinde “sone” nazım biçimini de başarılı bir şekilde kullanmıştır.
  • “Elhan-ı Şita” en ünlü şiiridir. Kış mevsimini anlatır. Türk edebiyatında doğayı anlatan en önemli şiirlerden birisidir. Kış manzaralarından, kar yağışının bıraktığı izlenimlerden söz etmiştir.
  • “Yakazat-ı Leyliye” (gece uyanıklıkları) diğer önemli şiiridir.
  • Cenap Şahabettin, aynı zamanda bir düz yazı ustasıdır. Düz yazılarında dil, şiirlerine göre sadedir.

Eserleri

  • Şiir: Tamat (gençlik şiirleri)
  • Özdeyiş: Tiryaki Sözleri (Türk edebiyatında özdeyiş türündeki ilk eserlerdendir.)
  • Gezi Yazısı: Hac Yolunda, Avrupa Mektupları, Suriye Mektupları, Afak-ı Irak
  • Makale-Deneme-Sohbet: Evrak-ı Eyyam, Nesr-i Harp, Nesr-i Sulh
  • Tiyatro: Körebe, Yalan, Küçükbeyler
  • İnceleme: Shakespeare, Kadı Burhanettin