Öne Çıkanlar 1. Bir dil yoktur ki, başka dillerden de sözcük almış olmasın. Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en yakındır? A) Her dilde, yabancı dillerden geçmiş sözcükler bulunur. B) Dilin, kuralları korunduğu sürece başka dillerden sözcük almak sakıncalı değildir. C) Ulusların kültürleri arasındaki etkileşim dil yoluyla gerçekleşir. D) Arı bir dil oluşturma çabalarının başarıya ulaşması düşünülemez. E) Her dil, zaman içerisinde kendi kurallarına uymayan sözcüklerden kurtulur. 2. E. Zola büyüklüğünü, toplum sorunlarını dile getiren “Germinal”inde bile, romancı kalmasına borçludur. Bu cümleyle anlatılmak istenen düşünce aşağıdakilerden hangisidir? A) Zola, gerçekleri kendine göre yorumlamayı bilmiştir. B) Romanlarında toplumsal konuları işleyen yazarlar, gerçek sanatçı olabilir. C) Gerçek romancı, toplumsal sorunları anlatırken duygularının etkisinde kalmaz. D) Büyük sanatçı, toplum gerçeklerini işlerken bile sanatçı kişiliğinden uzaklaşmaz. E) Bir romancıyı büyük yapan, romandan başka bir türle uğraşmamasıdır. 3. Sanatçı, yalnız kendi çağının yazarlarını okuyarak kültür edinemez; kültürsüz de yaratma olmaz. Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılmak istenene en yakındır? A) Her çağın kendine özgü sanat anlayışı vardır; sanatçı için önemli olan kendi üslubunu belirlemesidir. B) Her büyük sanatçı, geçmişe damgasını vuran yapıtlardan etkilenir. C) Çok okumadan yapıt ortaya koyan bir sanatçının yazdıkları kalıcı olmayacaktır. D) Eser vermek isteyen sanatçının, yalnız çağındaki eserleri okumakla yetinmemesi gerekir. E) Yapıt ortaya koymanın ilk koşulu geçmişteki sanatçıları iyi tanımaktır. 4. Öykü, deneme, eleştiri yazan; heykel yapan, bir şarkı besteleyen her sanatçı çağının tanığı olarak geleceğe seslenir. Altı çizili bölümün cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır? A) Her yazar yaşadığı olayları güzelleştirerek anlatmaya özen gösterir. B) Manzum hikâye tarzındaki şiirlerinde, özellikle toplumsal konulara yönelmiştir. C) Gözlemlerini hayalleri ile zenginleştirdiği yapıtları, her zaman ilgi görmüştür. D) Pek çok tanınmış sanatçı, güncellikten kurtulup kalıcılığa erişememiştir. E) Y. Kadri, romanlarıyla yaşadığı dönemin olaylarına ayna tutmayı başarmıştır. 5. (I) Ceyhun Atuf, halk şiirinin kendisi için bir okul olduğunu, şiiri o okulda öğrendiğini belirtir. (II) Şiiri boyunca hiçbir zaman biçimsel kaygılara, özgün yaratımlara önem vermez. (III) Çok sınırlı olarak değişen akımların etkilerinin dışında kalmadığı bir gerçektir. (IV) Yeni çıkan akımlara uygun örnekler vermeye özen göstermiştir. (V) O, kendi akımını kurmuştur. Numaralanmış cümlelerden hangisi, parçanın öteki cümlelerinde savunulan düşünce ile çelişmektedir? A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V. 6. Bir insanın eğitimi bittiğinde, hayatı da sona erer. Aşağıdakilerden hangisi anlamca bu cümleyi karşılar? A) Eğitim için sınırlı bir süre düşünmek doğru değildir. B) Eğitim yaşam boyu devam eden bir süreçtir. C) Eğitim yalnız kişinin yaşamı ile sınırlı değildir. D) Bir insanın eğitimi, kimi zaman yıllarca sürebilir. E) Eğitimin öneminin anlaşılması için yılların geçmesine gerek yoktur. 7. Her şiirin ölçülü ve uyaklı olması gerekmez; her ölçülü ve uyaklı sözün şiir olmadığı gibi. Aşağıdakilerden hangisi bu sözle anlatılmak isteneni en iyi yansıtmaktadır? A) Serbest şiir, ölçü ve kafiyenin önemini ikinci plana itmiştir. B) Ölçü ve kafiye olmadan güzel olan şiirler de olabilir. C) Biçim, içerikle uyum içinde olmadıkça gerçek şiir ortaya çıkmaz. D) Şiiri, şiir yapan öğeler ölçü ve kafiye değildir. E) Şiirde biçim, konunun önemi varsa bir değer kazanır. 8. Şiir yazıldığı dilin içindedir. Çeviri ile sevilen şair hemen hemen yoktur; eğer varsa şiiri için değil, düşüncesi için sevilir. Bu sözlerden çıkarılabilecek sonuç aşağıdakilerden hangisidir? A) Şiirin dışındaki türler, çeviri yoluyla değer kazanabilir. B) Şiir, başka dile çevrildiğinde şiir özelliğini yitirir, belki düşüncesi kalır. C) Bir şairin başka dillerle şiir yazdığında başarılı olabilmesi işlediği düşüncelere bağlıdır. D) Bir şiiri içerdiği düşünceler için çevirmek, şiire saygısızlıktır. E) Şiir çevirisinde başarı, şairin düşüncelerinin kavranmış olmasına bağlıdır. 9. Bir şiiri anladığımız için sevmeyiz, anlamadığımız bir şiiri de sevebiliriz. Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılmak istenene en yakındır? A) İnsanlar anladığı şiirin iyi şiir, anlamadığı şiirin ise kötü şiir olduğunu iddia ederler. B) Anlamı için bir şiiri sevmek ya da sevmemek şiirden anlamamaktır. C) İnsanlar, anlamadığı şiirlerin de iyi şiirler olabileceğini düşünmek istemez. D) Şiirde önemli olan anlam değil, o şiirin okuyucuda uyandırdığı duygulardır. E) Şiirin beğenilmesinde anlaşılıp anlaşılmaması çok etkili değildir. 10. Kıyıyı gözden kaybetmeye cesaret edemeyen kişi, okyanusu keşfedemez. Aşağıdakilerden hangisi bu söz ile anlamca aynı doğrultudadır? A) Yersiz cesaret, insana her türlü çılgınlığı yaptırır. B) Büyük başarılar, ancak korkusuz insanların eseridir. C) Tehlikeleri göze alamayan insanın büyük işler başarması mümkün değildir. D) Her başarının temelinde, mutlaka yorucu çalışmalar vardır. E) Sonu belli olmayan işlere girişmek, tehlikeli sonuçlar doğurabilir. 11. Ahmet Mithat, düz yazı türündeki eserleriyle bizim kuşağımız için daima kendisine dönülen bir kaynak olmuştur. Altı çizili bölümle sözü edilen sanatçının hangi yönü vurgulanmıştır? A) Evrensel konuları işlediği B) Döneminde sevilen bir sanatçı olduğu C) Eserlerinin her zaman ilgi gördüğü D) Yazdıklarıyla topluma yol gösterdiği E) Dilinin, herkesçe anlaşılır düzeyde olduğu 12. I. Yüzyılların ötesinden bugüne ulaşan eserler, anlattıkları ile yaşamıştır. II. Bir eserin çağları aşması konusuna değil, üslubuna bağlıdır. III. Nice yazar, bir topluluğa ait konulan işlediği için kısa sürede unutulmuştur. IV. Kalıcı olmak isteyen sanatçı, arkasında özgün eserler bırakmalıdır. Numaralanmış cümlelerden hangi ikisi anlamca çelişir? A) I – III B) II – III C) I – II D) II – IV E) III – IV 13. Bir dil, başka dillerden sözcük alabilir, kural alamaz. Aşağıdakilerden hangisi yukarıdaki yargıyı destekler niteliktedir? A) Kimi zaman teknik gelişmeler sonucu ortaya çıkan kavramları karşılamak için yeni sözcükler uydurulmuştur. B) Kültür etkileşimine bağlı olarak Batı dillerine ait bazı özellikler dilimizi etkilemiştir. C) Dilimizdeki Arapça ve Farsça kaynaklı sözcükler zaman içerisinde Türkçe söyleyişe uydurulmuştur. D) Bir ülkede okullarda okutulan her yabancı dil, yanında kendi kültürünü de getirir. E) İletişimin bu ölçüde yaygınlaştığı çağımızda dillerin birbirinden etkilenmesi kaçınılmazdır. 14. Yalnız, yaşam yazını etkilemez, yazın da yaşamı etkiler. Bu söz ile anlatılmak istenen aşağıdakilerin hangisidir? A) Sanatçı toplumdan aldıklarını eser aracılığıyla yine topluma ileten kişidir. B) Yapıtları ile toplumu etkilemek isteyen yazar, onun beklentilerini göz ardı etmemelidir. C) Toplumun içinde yetişen yazar aynı zamanda topluma yol gösterir. D) Toplum yaşantısı, edebiyat üzerinde etkili olduğu gibi, kimi zaman da edebiyattan etkilenir. E) Edebiyat anlayışı bir toplumu ötekilerden ayıran önemli özelliklerden biridir. CEVAP ANAHTARI 1-A 2-D 3-D 4-E 5-E 6-B 7-D 8-B 9-E 10-C 11-C 12-C 13-C 14-D