Nabizade Nazım’ın yazdığı “Kara Bibik”, bazılarına göre uzun bir hikaye, bazılarına göre de kısa bir romandır. Eser, edebiyatımızdaki köy konulu ilk realist romandır. Tanzimat dönemindeki diğer romanlardan farkı, anlatımındaki yalınlık ve kahramanlarının yerel dille konuşmalarıdır.
Romanın Özeti:
Eserdeki olayların geçtiği yer, Antalya’nın Kaş ilçesine bağlı Beymelik köyüdür. Eserin kahramanı Kara Bibik yoksul ama hırslı ve çalışkan bir kişidir. Babası ölünce Kara Bibik’e on iki dönümlük taşlı ve verimsiz bir tarla miras kalır. Kara Bibik bu tarlanın dört dönümünü satıp askerlik bedeli olarak devlete öder. Kalan sekiz dönümü de taşlı, verimi düşük, yabani otlarla kaplı bir yerdir.
“Yosturoğlu” lakaplı komşusu da Kara Bibiğin bu sekiz dönümlük arazisine göz dikmiştir, bu nedenle bu iki komşu kavgalıdır. Karabibik her yıl Koca İmamın öküzlerini kiralar ve tarlasını öyle sürer; çünkü öküz alacak kadar zengin değildir. Bir yandan da kızı “Huri”yi Koca İmamın Kayınbiraderine vermeyi düşünür. Böylece Koca İmamın öküzlerini bedavaya kullanabilecektir. Ancak bir gün Koca imam’ın kayınbiraderinin başka biriyle evleneceğini öğrenir. Kurduğu planlar boşa gitmiştir. Bunun üzerine Temre köyünde oturan tefeci Rum tüccardan yüksek faizle borç alır, bir çift öküz alır.
Kavgalı olduğu Yosturoğlu’nun yeğeni Hüseyin Kara Bibik’in kızı Huri’yi sever. Kızını onunla evlendirir. Babasından kalma sekiz dönüm taşlı tarlayı tüm zorluklara rağmen dişiyle tırnağıyla işleyerek verimli bir hale getirir.