Edebiyat Öğretmeni

Kemal Tahir (1910-1973)

Kemal Tahir

15 Nisan 1910’da İstanbul’da doğan sanatçı, deniz subayı olan babasının görevleri nedeniyle ilk öğrenimini Türkiye’nin çeşitli yerlerinde tamamlamıştır. 1923’te İstanbul Kasımpaşa’daki Cezayirli Hasan Paşa Rüştiyesi’nden mezun olmuş, Galatasaray Lisesi 10’uncu sınıftayken öğrenimini yarıda bırakmıştır. Avukat kâtipliği; Zonguldak Kömür İşletmelerinde ambar memurluğu yapmış; İstanbul’da Vakit, Haber, Son Posta gazetelerinde düzeltmenlik, röportaj yazarlığı, çevirmenlik işleriyle uğraşmıştır. Gazete ve dergilerde başyazar, yazı işleri müdürü gibi görevlerde de bulunan Kemal Tahir, 1938’de Nâzım Hikmet’le beraber Donanma Komutanlığı Askeri Mahkemesinde “askeri isyana teşvik” suçlamasıyla yargılanmıştır. 15 yıl hapse mahkûm olmuş ve Çankırı, Çorum, Kırşehir, Malatya ve Nevşehir cezaevlerinde yatmıştır. 12 yıl sonra 1950’de genel afla özgürlüğüne kavuşmuştur. Daha sonraları tekrar soruşturmalara uğramıştır. Aziz Nesin’le kurduğu Düşün Yayınevi’ni yöneten Kemal Tahir, 1960 yılından sonra tümüyle edebiyata yönelmiş ve kalemiyle geçimini sağlamıştır. 21 Nisan 1973’te İstanbul’da yaşamını yitirmiştir.

Edebi Kişiliği:

 Kısaca özetleyecek olursak;

Eserleri:

Yorgun Savaşçı: Yorgun Savaşçı bir bocalama dönemini ele alır; Mondros Mütarekesi peşinden İstanbul’un işgaliyle Anadolu’da başsız, lidersiz Milli Kuvvetlerin birleşip Kurtuluş Savaşı’nı başlatmalarına kadar ki zamanı kapsar. 1908 Meşrutiyeti ile Mütareke Devri (1918-1922) arasındaki olaylardan. Balkan ve Birinci Dünya Savaşlarının türlü bozgunlarından acılı, yorgun savaşçıların toparlanıp örgütlenmesinin tarihi gözüyle bakabileceğimiz romanının olayları İttihatçılardan “Cehennem Yüzbaşı Cemil” ekseninde toplanır. İşgal altınındaki İstanbul’da Yüzbaşı Cemil’in teyzekızı Neriman’la aşkına evlenmesine paralel başlayan hareketli olaylar bunalımından kurtulmak isteyen yorgun savaşçıların Anadolu’ ya geçmeleriyle gelişir; Ankara Hükümeti’ne, Mustafa Kemal saflarına katılmalarıyla güçlenir, bilinçlenir ve Kurtuluş Savaşı’nı kesinlikle müjdeleyen milli bir güven duygusu içinde sona erer.

Devlet Ana: Kemal Tahir bu romanı (1967) Güttüğü tezi ilk sayfada Nazım Paşa’nın “Be biz Osmanlılarız bizde çok insan bulunur.” mısralarıyla özetleyen roman, adını kahramanlarından Devlet Hatun’un adından alıyor ve Ertuğrul, Osman, Orhan Beylerin yıkılmış, çökmekte Anadolu Selçuklu Devleti’nin Bitinya ucunda dumanlı devletinin temellerini nasıl attıklarını destanlaştırıyor. Devlet Hatun, Rum Bacıları’nın başına geçtikten sonra Bacı Bey olmuş, Osmanlıların Derin Geçit’i aşmalarında olanca gücünü kullanmıştı. Kancık Vuruş, Uyandırılan Işık, Dost Çelmesi, Derin Geçit diye dört bölüme ayrılmış romanda Osmanoğullarının çimleniş, filizleniş yılları; Konya’da Selçuklu çözülüşleriyle Bizans sınır kaynaşmaları; savaşçı dervişler, hilebaz keşişler, Senjan şövalyelerinden Notüs Gladyüs, Orhan Gazi’nin eşi olunca Nilüfer Hatun adını alan tekfür kızı Lotüs, Şeyh Edebali, Yunus Emre… gibi kişileriyle maceranın, aşkın, inancın, tarih-masal potasında eritilmesiyle yazıya dökülür.

Exit mobile version