1. Terkibibent
8-20 dizelik bentlerden oluşan nazım şeklidir. Genellikle 5-7 bentten oluşur. Bentlere “hane”, bentleri bağlayan beyitlere ise “vasıta” denir. Şair, son bentte mahlasını söyler. Uyak düzeni “aaxaxa… w, bbxbxb… yy” şeklindedir. Burada “x” ler, birbirinden uyak bakımından bağımsız dizelerdir. Vasıta beyti, bentteki dizelerden ve diğer vasıta beyitlerinden ayrı kafiyelenir. Münacaat, naat gibi dinî; felsefi ve tasavvufi düşünce gibi öğretici konular; övgü, yergiler işlenir.
Terkibibent, edebiyatımızda çok kullanılmış ve bu nazım şekliyle hemen her konu işlenmiştir. Toplumun bozuk yönleri, dalkavukluklar, idarecilerin kötü davranışları, felsefi görüşler, toplumdan şikâyet, Allah’ın varlığı ve kudreti, kâinatın sonsuzluğu, insanın bu kudret ve sonsuzluk karşısındaki durumu ve hayattaki zıtlıklar gibi konular işlenir.
Edebiyatımızda terkibibent deyince akla ilk gelen isim Bağdatlı Ruhi dir. Onun terkibibenti gazel kafiyeli 16’şar mısralık 17 bentten oluşmuş uzun bir şiirdir. Dönemindeki aksaklık ve bozuklukları, insanların zayıf ve kötü taraflarını alaylı bir dille hicveden bu terkibibent çok tanınmış ve pek çok şair tarafından nazire yazılmıştır.
2. Terciibent
Şekil olarak terkibibentle aynı özelliklere sahiptir. Terkibibentler gibi 5-15 dizelik bentlerden oluşur. Terkibibentten en önemli farkı vasıta beytinin her bendin sonunda değişmeden aynen tekrarlanmasıdır. Terciibentlerde vasıta beyti her bendin sonunda tekrarlandığı için aynı fikir çevresinde toplanan bir konu bütünlüğü vardır. Terciibentler devirden, felekten şikâyet gibi konularda yazılmıştır. Edebiyatımızda terciibent çok kullanılmıştır. Terciibent yazan şairler arasında Nesimi, Şeyhi, Fuzuli, Baki, Nedim, Galip Dede, İzzet Molla, Ziya Paşa gibi isimleri sayabiliriz.
3. Müseddes
Aynı vezinde altı mısralık bentlerin birleşmesiyle meydana gelen nazım biçimine müseddes denir. Daha çok, 5-7 bent arasında yazılmıştır. Genellikle “a a a a aa, b b b b aa, c c c c aa, d d d d aa …” şeklinde kafiyelenir. Hemen her konuda yazılmakla birlikte daha çok tasavvufi düşünceleri anlatmada kullanılmıştır. Edebiyatımızda çok kullanılan nazım şekillerindendir. Fuzuli, Bağdatlı Ruhi, Naili, Nedim, Şeyh Galip gibi şairler müseddes yazmıştır.
4. Tesdis
Bir gazelin her beytinin önüne aynı ölçü ve kafiyede dört dize eklenerek oluşturulan müseddeslere tesdis denir.
5. Muhammes
Muhammes, “beşli” demektir. Edebiyatta her bendi beş dizeden oluşan nazım biçimine muhammes denir. Muhammesler daha çok, 4 ile 5 bent arasında yazılmıştır. Uyak düzeni “a a a a a, b b b b a, c c c c a, d d d d a …” şeklindedir. İlk bendin beşinci dizesi öteki bentlerin sonunda yineleniyorsa muhammes-i mütekerrir adını alır. Bentlerin beşinci dizeleri değişiyorsa buna muhammes-i müzdevic denir. Bir gazelin her beytinin başına aynı ölçü ve kafiyede üç dize eklenerek oluşturulan muhammese tahmis denir.
6. Taştir
Taştir, “ikiye ayırmak, yarmak, bölmek, bir şeyin yarısı” demektir. Edebiyatta, bir şairin gazelinin her beytinin arasına aynı vezin ve kafiyede iki ya da üç dize eklenerek oluşturulan şiirlere taştir adı verilir. Taştir edebiyatımızda çok fazla kullanılmamıştır. İlk örnekleri 18. yüzyılda görülmüştür. Nedim, Enderunlu Vasıf, İzzet Molla, Baki gibi sanatçılar taştir yazmıştır.